Antakya'nın Yeniden İnşası İçin Kültür ve Turizm Bakanlığı'ndan Kritik Adımlar

Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın öncülüğünde, Antakya kent merkezinin koruma amaçlı imar planı ve kentsel tasarım projeleri, büyük bir titizlikle devam ediyor. Depremin yaralarını saran bu projeler, Antakya'nın hem modern hem de tarihi kimliğine saygı göstererek, yeniden inşa edilmesini hedefliyor. 307 hektarlık bir alanda yapılan çalışmalar, şehrin geleceği için kritik bir adım olarak görülüyor.

Araştırmalar ve Modellemeler ile İmar Planı Oluşturuluyor

Proje süreci, kapsamlı bir araştırma ve analizle başladı. Tarihi ve arkeolojik değerlerin belirlenmesi amacıyla derinlemesine araştırmalar yapıldı. Ayrıca, kentsel hafıza analizi, doğal yapılar üzerindeki incelemeler ve mimari dokunun özelliklerine yönelik detaylı çalışmalar yürütüldü. Bu araştırmaların ardından, Antakya'nın geçmişini ve geleceğini harmanlayan üç boyutlu modellemeler hazırlandı. Bu modellemeler, hem kentsel hem de tarihi yapıları uyum içinde ele alarak, bölgenin her yönüyle korunmasını sağlamak için önemli bir referans oluşturuyor.

Hibe Yardımları ve Restorasyon Çalışmaları Güçlendirildi

Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürü Birol İnceciköz, Hatay'daki restorasyon çalışmalarına ilişkin önemli açıklamalarda bulundu. Depremin ardından, eski eser yapıların restorasyonu hızlandırılmak amacıyla sağlanan proje ve uygulama yardımları önemli ölçüde artırıldı. İnceciköz, proje yardımlarının 5 katına, uygulama yardımlarının ise 10 katına çıkarıldığını belirterek, bu desteklerin tarihi yapıları yeniden ayağa kaldırmada büyük rol oynayacağını vurguladı.

“Antakya'nın simge noktası Kurtuluş Caddesi'nde, eski eser sahipleriyle iş birliği içinde çalışmalara başladık” diyen İnceciköz, bu tarihi caddenin eski ihtişamına kavuşması için büyük bir gayret sarf ettiklerini ifade etti. Kurtuluş Caddesi’nin yanı sıra, Köprübaşı Meydanı da projenin odak noktalarından biri olarak belirlendi. Bu iki tarihi alan, bölgenin yeniden şekillenmesinde anahtar rol oynayacak.

Hatay Kent Müzesi ve Habib-i Neccar Camisi'nde Restorasyon Başladı

Projenin bir diğer önemli adımı ise Hatay Kent Müzesi'nin kütüphane olarak yeniden restorasyonu ve Hatay Müzesi'nde deprem sonrası hasarların onarımına yönelik ilk etap çalışmalarının tamamlanması oldu. Bu adımlar, hem şehri hem de kültürel mirası yeniden hayata geçirme yönünde atılan somut adımlar olarak dikkat çekiyor.

Ayrıca, Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından yürütülen Habib-i Neccar Camisi restorasyon çalışmalarına da değinen İnceciköz, bu caminin Antakya'nın simgesel yapılarından biri olduğuna dikkat çekti. "Habib-i Neccar Camisi, kentimizin önemli anıt eserlerinden biri. Titiz bir projelendirme süreci ardından uygulamaya geçildi ve 2028 yılına kadar Antakya’daki eski eserlerin büyük bir kısmının restorasyonu tamamlanacak,” dedi.

Kent Hafızası ve Toplum Katılımı Ön Planda

Restorasyon çalışmalarının sadece eski binaları restore etmekle kalmadığını, aynı zamanda kent kültürünü ve hafızasını geleceğe taşımayı hedeflediğini belirten İnceciköz, bu süreçte bölge halkının da aktif bir şekilde yer aldığını ifade etti. Tasarım ve imalat süreçlerinde halkın katkısının önemine vurgu yapan İnceciköz, depremzede vatandaşların projelere dahil edilmesi için pozitif ayrımcılık uygulandığını belirtti.

“Depremin etkilediği tarihi kent dokusunun korunarak geleceğe aktarılması önceliğimiz. Bunun için bir Bilim Komisyonu kurarak tüm projeleri uzman görüşüyle şekillendiriyoruz,” diyerek, hem bilimsel hem de toplumsal bir yaklaşım benimsenerek, bu önemli projelerin her aşamasında halkın katkısının sağlanacağını açıkladı.

2028 Hedefi ile Antakya Yeniden Doğuyor

Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın bu kapsamlı projeleri, Antakya'nın tarihî kimliğinin korunarak geleceğe taşınmasını amaçlıyor. Her bir adım, şehrin geçmişiyle modern yaşam arasında bir köprü kurarak, halkın ve bölgenin kültürel hafızasını yaşatmayı hedefliyor. 2028 yılına kadar gerçekleştirilecek restorasyon çalışmaları, Antakya'nın geçmişine ve kültürüne saygı göstererek, şehri geleceğe hazırlayacak.