Hüseyin Yayman: "Gençleri Korumak İçin Sosyal Medyada Düzenleme Şart"
TBMM Dijital Mecralar Komisyonu Başkanı Hüseyin Yayman, sosyal medya sorunları, dijitalleşme ve yapay zeka üzerine çarpıcı açıklamalarda bulundu: "Gençleri korumak sansür değil, zorunluluktur."
Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Dijital Mecralar Komisyonu Başkanı Hüseyin Yayman, CNN Türk kanalında katıldığı programda, sosyal medya, dijitalleşme ve yapay zeka konularında önemli açıklamalarda bulundu. Yayman, sosyal medyanın günümüzdeki sorunları ve bu alandaki düzenlemelerle ilgili soruları yanıtladı.
“Türkiye İç Cephesini Güçlendirmeli”
Yayman, sosyal medyanın dijitalleşme sürecinin önüne geçtiğini belirterek, bu alandaki sorunları çözmek için kapsamlı çalışmalar yaptıklarını söyledi. Komisyon toplantılarında milletvekillerinin çeşitli sorular yönelttiğini, eksikliklerin farkında olduklarını ve bu eksikliklerin düzeltileceğini ifade etti.
Sosyal Medyada Yaş Sınırı Tartışması
Yayman, sosyal medyada yaş sınırı konusunun gündemde olduğunu ancak bu tür düzenlemelerin VPN gibi yöntemlerle aşılabileceğine dikkat çekti. Çocukların çok erken yaşlardan itibaren teknolojiyle tanıştığını ve ebeveynlerin bilinçli olması gerektiğini vurguladı.
Hüseyin Yayman, sosyal medyanın günümüzde ahlaki ve toplumsal sorunların merkezi haline geldiğini belirtti. Bu platformlarda cinsel istismar, kadına şiddet, ırkçılık, İslamofobi gibi sorunların yaygın olduğunu ve aile değerlerinin hedef alındığını ifade etti. Yayman, “Bir ülkeye zarar vermek isterseniz, bunu sosyal medya üzerinden yapabilirsiniz,” diyerek bu durumun kabul edilemez olduğunu söyledi.
“Aileyi ve Bireyi Savunmak Sansürcülük Değildir”
Aile ve bireyi korumanın sansürcülükle ilişkilendirilmemesi gerektiğini vurgulayan Yayman, Avrupa ülkelerinde dijital şirketlerin o ülkelerin normlarına uyduğunu ancak Türkiye söz konusu olduğunda çifte standart uygulandığını ifade etti.
Yasadışı Bahis ve Kumar Sorunu
Yasadışı bahis ve kumarın Türkiye ekonomisine ciddi zarar verdiğini belirten Yayman, bu konunun sadece ekonomik değil, aynı zamanda toplumsal bir sorun olduğunu dile getirdi. Gençlerin sanal kumar ve bahis bağımlılığına dikkat çeken Yayman, Adalet Bakanlığı ve diğer kurumlarla bu konuda çalışmalar yürütüldüğünü söyledi.
Yerli ve Milli Değerler Vurgusu
Yayman, toplumun milli ve evrensel değerlerine uyulması gerektiğini belirterek, “Aile kırmızı çizgimizdir. Örf ve adetlerimiz kırmızı çizgimizdir,” dedi. Sosyal medya platformlarının nefret suçları, kadına şiddet ve ırkçılık gibi sorunları teşvik ettiğini belirtti ve bu durumun ulusal güvenlik meselesi haline geldiğini söyledi.
Telif Hakları ve Gazetecilik Krizi
Son olarak, telif hakları ve gazeteciliğin geleceğiyle ilgili açıklamalarda bulunan Yayman, dijital platformların gerçek gazeteciliği tehdit ettiğini belirtti. Fenomenlerin reklam gelirlerinin, gazetecilerin gelirlerinden çok daha fazla olduğunu ifade eden Yayman, “Gerçek gazetecilik, 5N1K prensipleriyle çalışır. Ancak bu fenomenler gazeteciliğin önüne geçiyor,” dedi.
“Gençleri Korumak İçin Adım Atmalıyız”
Yayman, gençlerin korunmasının temel bir sorumluluk olduğunu belirtti ve şu ifadeleri kullandı: “Gençleri korumak sansürcülükse, ben sansürcüyüm.” Genç neslin geleceği için sosyal medya ve dijital platformlarda kapsamlı düzenlemeler yapılması gerektiğini vurguladı.
“Dijital Telif Yasası Şart”
Yayman, dijital mecralarda telif haklarının korunmasının önemine değinerek, yasal düzenlemelerin hızla tamamlanması gerektiğini ifade etti. Bu konuda uzun zamandır müzakereler yürütüldüğünü ve medyanın karşı karşıya olduğu varoluşsal sorunlara çözüm arandığını belirtti.
Hüseyin Yayman’ın açıklamaları, sosyal medya düzenlemeleri ve dijitalleşme süreçleri üzerine kamuoyunda geniş yankı uyandıracak nitelikteydi.