İki Yıl Sonra Hâlâ Kayıp: Kahramanmaraş Depreminin Ardında Kalan Aileler Umutla Bekliyor

Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat 2023 depremlerinin üzerinden tam iki yıl geçti. Resmi rakamlara göre en az 53 bin 725 kişinin hayatını kaybettiği, on binlercesinin yaralandığı bu büyük felaketin ardından, yüzlerce aile hâlâ kayıplarının izini sürüyor. Depremin ilk günlerinde kaybolan sevdiklerinden haber alamayan aileler, yıllardır süren belirsizliğin sona ermesini istiyor. Yetkililerden daha fazla çaba bekleyen depremzedeler, DNA eşleşmelerinin hızlandırılmasını ve mezarlıkların incelenmesini talep ediyor.

Hatay, Kayıpların En Fazla Olduğu Şehirlerden Biri

Depremin en büyük yıkımı getirdiği illerden biri Hatay oldu. Enkaz altında kalanların bir kısmına ulaşılırken, bazıları kayıtlara hiç geçmedi. Kimi hastanelerde tedavi altına alındıktan sonra iz bırakmadan kayboldu, kimileri ise morglarda yanlış ailelere teslim edilerek defnedildi. Aileler, yetkililere defalarca başvurmalarına rağmen sonuç alamadıklarını belirtiyor.

"Oğlumun Nerede Olduğunu Bilmiyorum"

İskenderun’da yaşayan Sema Güleç, kayıp yakınları arasında yer alıyor. Depremde 24 yaşındaki oğlu Mustafa Batuhan Güleç’i kaybeden anne, oğlunun izini sürmeye devam ediyor. Felaket gecesi Mustafa’nın enkazdan sağ çıkarıldığını ve beyaz bir arabayla hastaneye götürüldüğünü öğrenen Güleç, daha sonra hiçbir kayıt bulunamadığını söylüyor.

“Ambulanslar yetersizdi, bu yüzden özel araçlarla hastanelere götürüyorlardı. Mustafa’yı da bir beyaz arabaya bindirmişler ama nereye götürüldüğünü kimse bilmiyor” diyen Güleç, hastane kayıtlarını, morgları ve mezarlıkları defalarca kontrol ettiklerini ancak bir sonuç alamadıklarını belirtiyor. DNA testlerinden de sonuç alamayan aile, oğullarının akıbetini öğrenmek için her yolu denediklerini söylüyor.

Deprem Kayıpları İçin Platform Kuruldu

Benzer durumda olan yüzlerce aile bir araya gelerek "6 Şubat Deprem Kayıpları Platformu"nu oluşturdu. Aileler, kayıpların bulunması için yetkililerden daha fazla çaba göstermelerini talep ediyor. İçişleri Bakanlığı, AFAD ve Emniyet’in ortak bir çalışma başlatacağı yönündeki açıklamalara rağmen, iki yıl içinde kayıpların bulunmasına yönelik somut bir gelişme yaşanmadı.

“Bize Türkiye genelindeki vefat edenlerin fotoğraflarını inceleme hakkı tanıyacaklarını söylediler. Ancak bu söz hâlâ yerine getirilmedi” diyen aileler, yanlışlıkla başka ailelere teslim edilen cenazeler olabileceğini düşünüyor.

"Bir Mezarımız Bile Yok"

Kayıp yakınları, cenazelerin kimliklerinin belirlenmesi için toplu mezarlıkların açılmasını ve DNA örnekleriyle eşleştirme yapılmasını talep ediyor. Ancak yetkililerden bu konuda net bir adım atılmadığını belirtiyorlar.

“Biz yas bile tutamıyoruz. Öldü mü, sağ mı bilmiyoruz. Ne bir mezarımız var, ne de bir haber” diyen aileler, kayıplarının akıbetinin belirsiz olmasının kendileri için en büyük travma olduğunu vurguluyor.

Her Zil Sesinde Umutlanıyorlar

Kayıp yakınları için belirsizlik en büyük acı. Sevdiklerinin yaşayıp yaşamadığını bilmeden geçen her gün, onlar için tarifsiz bir ızdırap. Sema Güleç, oğlunun bir gün kapıyı çalacağı umuduyla yaşadığını söylüyor:

“Her kapı çaldığında, her telefon çaldığında içim titriyor. ‘Acaba oğlumdan mı haber var?’ diye umutlanıyorum. Ama her defasında hayal kırıklığına uğruyorum.”

Yetkililere Çağrı: "Daha Fazla Çaba Bekliyoruz"

Kayıp yakınları, yetkililere çağrıda bulunarak arama çalışmalarının hızlandırılmasını, DNA eşleşmelerinin yeniden yapılmasını ve eksik kalan incelemelerin tamamlanmasını talep ediyor.

“Bize mezarımızı verin, yaşayanları bulun. Ama ne olursa olsun bu belirsizlik sona ersin” diyen aileler, seslerinin duyulmasını istiyor. Depremin üzerinden iki yıl geçmesine rağmen hâlâ kayıplarını arayan aileler için, her yeni gün bir umut ve aynı zamanda bir hayal kırıklığı anlamına geliyor.