Türkiye Lojistik Sektöründe Yatırımcı Cazibe Merkezi Oluyor!
Cushman & Wakefield ve Cumhurbaşkanlığı Yatırım Ofisi iş birliği ile hazırlanan "Lojistik Pazar Görünümü Türkiye 2024" raporu,Türkiye'nin lojistik alanındaki yatırım potansiyelini gözler önüne seriyor
Cushman & Wakefield |TR International, Cumhurbaşkanlığı Yatırım Ofisi iş birliği ile ‘Lojistik Pazar Görünümü Türkiye 2024’ raporunu yayımladı.
Türkiye’nin lojistik alanındaki yüksek yatırım potansiyelinin 2024 yılının ilk çeyrek verileri ile kapsamlı bir şekilde ortaya konduğu, uluslararası yatırımcılara özel olarak hazırlanan rapor Avrupa, Asya ve Ortadoğu ülkelerinden gelebilecek lojistik yatırımcılar için önemli veriler içeriyor.
Raporda Türkiye’nin ekonomik ve stratejik konum olarak öne çıkan özellikleri, lojistik sektör verileri, altyapı projeleri, yatırım bölgeleri, talep ve pazar koşulları, ortak piyasa uygulamaları, ticaret rotaları, teşvikler ve küresel trendler detaylı olarak ele alınıyor.
ULUSLARARASI YATIRIMCILAR İÇİN EKONOMİK, GÜVENLİ VE STRATEJİK BİR PAZAR FIRSATI
Dünyada ticaret yollarının Kızıldeniz çevresindeki çatışmalar ve Rusya-Ukrayna Savaşı ile doğan tedarik zinciri krizleri nedeniyle değişim sürecini analiz eden rapor, bu nedenle uluslararası ticarette yeni pazar arayışına giren yatırımcılar için ‘yakın kıyı’ kavramının önem kazandığını ortaya koyuyor. Rapora göre, 2023 yılında jeopolitik riskler sonucunda yaşanan döviz kuru dalgalanmaları ve uzayan ticaret rotaları ile operasyonel maliyetleri artan, navlun fiyatları 1.480 dolardan 3.400 dolara yükselen ve daha ekonomik, güvenli ve çevreci tedarik zincirleri aramaya yönelen uluslararası yatırımcıların üretimlerini daha yakın bölgelere taşımasını ifade eden ‘yakın kıyı’ kavramı küresel tedarik zincirinde yaşanan krizlere karşı oluşturulan en güçlü argümanlardan biri olmaya devam ediyor. Kavramın merkezindeki ülkelerden biri de Türkiye.
Bugün çok uluslu şirketlerin üretim, ihracat ve yönetim merkezi olarak konumlandığı ülkemizin Avrupalı şirketler için en popüler kaynak bulma ve yeniden tedarik bölgelerinde 3’üncü sırada olduğunun belirtildiği raporda, “Türkiye’nin sunduğu stratejik avantajlardan Orta Koridor’un Kuzey Koridoru'na göre daha ekonomik ve hızlı olduğu belirtiliyor. Teknolojik ilerleme ve altyapı yatırımları sayesinde maliyet ve verimlilik avantajları daha ulaşılabilir olan Türkiye, savaş gündemi nedeniyle enerji sıkıntısı çeken Avrupa'nın aksine, ‘güvenli enerji arzı’ ile uluslararası yatırımcılar için tedarik zinciri sorunlarının üstesinden gelmek adına bir şans olarak görülüyor” ifadeleri yer alıyor.
TÜRKİYE, GELİŞMEKTE OLAN PİYASALAR LOJİSTİK ENDEKSİ’NDE 11’İNCİ
Agility Gelişmekte Olan Piyasalar Lojistik Endeksine göre 2023 yılında Türkiye, ‘yurtiçi ve yurtdışı fırsatları, işletme temelleri ve dijital hazırlık’ kriterlerinde aldığı skorlarla 11’inci sırada.
Raporda 100 milyar dolarlık lojistik pazarı ile küresel lojistik ihracatının yüzde 2,5'ini alan Türkiye’nin stratejik konumu, lojistik kapasitesinin son 5 yılda istikrarlı bir şekilde artması, yükselen altyapı yatırımları, ekonomik büyümesi, ihracat odaklı sanayi tabanı, nüfusu ve geniş iş gücü havuzu nedeniyle taşımacılık ve lojistik için küresel bir merkez olma potansiyeli olduğu vurgulanıyor. Rapora göre, Türkiye’nin bu alanda potansiyelini yükselten diğer önemli etkenler ise güçlü perakende pazarı ve hızla büyüyen e-ticaret kapasitesi. Bu kapsamda, Türkiye’nin bu yıl 89,42 milyar dolar olan dijital ticaret işlem değerinin 2027 yılında 136,89 milyar dolara yükselmesinin beklendiği belirtiliyor.